Yılardır sadece çocuklar için yazan biri olarak, ilk kez okuyucularımın ane, baba ve öğretmenlerine hitap edecek olmamdan eminim asıl okurlarım hiç hoşlanmayacaklardır. Çünkü sabırsızlıkla yeni çıkacak kitabı bekliyorlar. Ama ben onlarla olan sohbetime kısa bir ara verip, biraz da sizinle konuşmak istiyorum. Çok büyük bir idiam yok, bunu baştan söyleyeyim. Ama çocuklar Alah’ı sorduğunda, eli ayağına dolaşmayacak kadar tecrübem ve “Sen henüz çok küçüksün, böyle konuları anlamazsın!” diyerek ortalıktan sıvışmayacak kadar da cesaretim var. Ama durun ve hiç boşuna heveslenmeyin! Size Akdeniz usulü levrek buğulama tarifi verir gibi tarifler vermeyeceğim. “Çocuğunuz ‘Ane ben Alah’ı neden göremiyorum?’ diye sorduğunda ona şöyle cevap verin, iki nokta üst üste.” diye başlayan hiçbir bölüm bu kitapta olmayacak. Bu ve buna benzer pek çok sorunun cevabını, doğrudan çocuklarla konuştuğum başkaca kitaplarda uzun uzun anlatım zaten. Şimdi ise sizinle konuşuyorum ve bu kitapta yapmaya çalıştığım şey, çocukların Alah hakında sordukları sorulara cevap vermek değil; çocuklar Alah’ı sorduklarında, onları anlamaya çalışmak!