Mehmet Kaygısız, bu çalışmasında, müziğin tarihini, tarihten, felsefeden, kültürden, sanat ve estetikten önemli ölçüde yararlanarak, toplumcu kuram ışığında değerlendiriyor. Dünyada Avrupamerkezli yayınlar egemen olduğundan, müziğin serüvenini onların "verdiği" kadarıyla öğreniyoruz. Bu anlayışa göre, müziğin merkezi Avrupa’dır. Müzik orada başlayıp, orada sürmüş ve bugüne gelmiştir. Ayrıca Hıristiyanlığın (kilisenin) müziği geliştirdiği, Müslümanlığın ve diğer Doğu dinlerinin gerilettiği, dolayısıyla kilisenin ilerici, cami ve tapınakların gerici olduğu tezi işlenmektedir. Tarihi, toplumsal yapıdan bağımsızlaştırarak ele alan metafizik anlayışlar, konunun anlaşılmasını zorlaştırdığı gibi, Batı ve kilisenin üstünlüğü tezini işleyen Ari-ırk teorisine hizmet ediyor. Kaygısız, bu eserinde, çoğu kez tersyüz edilmiş müzik tarihini, ayakları üstüne oturtmaya çalışıyor. Bunu yaparken öznelcilikten kaçınarak, konuyu, mümkün olduğunca nesnel gerçeğe dayanarak, eleştirel bir görüşle ele almaya, müziğin serüvenini, tarihi gelişme sürecinde sebep-sonuç ilişkisi kurarak açıklamaya çalışıyor. Ürünün baskısı görseldeki ile farklılık gösterebilir. Daha az göster