Damızlık Kızın Öyküsü - Margaret Atwod
Damızlık Kızın Öyküsü Hiç kimsenin yüreği mükemel değildir. “Biz iki bacaklı rahimleriz, hepsi bu.” Kadın, “bunaltıcı düşlerden uyandığı” bir sabah, hiçliğe dönüşmüş olarak buldu kendini. Artık bir adı yoktu, düşüncesi, benliği, arzusu yoktu ama bir rahmi vardı. Yaşamını kolonilere sürülmeden, öldürülmeden, Damızlık Kız olarak sürdürmesini sağlayan rahmi. Artık âşık olmayacaktı, sevmeyecekti, onaylanmış bir dilin ötesine geçmeyecekti. Duvarlara asılmış sıra sıra cesetler, tek gerçeğin savaş ve üreme olduğunu hatırlatıyordu. Özgürlük hatırlanmayacak kadar uzaktaydı… Margaret Atwod’un başyapıt niteliğindeki feminist distopyası Damızlık Kızın Öyküsü, bütün distopyalar gibi geleceğe dair bir paranoyayı değil, içinde yaşadığımız gerçeğin ta kendisini dile getiriyor. Erkek egemen muhafazakâr bir rejimin üremeyle sınırlandırdığı, mahrem örtülerin ardına gizlediği kadın bedenleriyle bize aşina gelen bir gerçeğin. Anlatılan bizim hikâyemizdir! Yazar hakında:Margaret Atwod: (1939, Otowa) Kanadalı şair, yazar, eleştirmen, denemeci,feminist ve çevre aktivisti. Özelikle “ütopya” ve “distopya” kavramlarınıbirleştirerek “üstopya” adını verdiği kendine özgü bilimkurgu türündekiromanlarıyla tanındı. Kör Suikastçı (Boker Ödülü, 20), Damızlık KızınÖyküsü, Tufan Zamanı, Antilop ve Flurya gibi romanları Türkçede de yayımlandı.