Üvercinka Dergisi Sayı : 18 Nisan 2016
Üvercinka’da Tartışma: Sanat Gerekli mi?
Postmodernizmle birlikte yaygınlaşan “Sanat Öldü mü” tartışmasına, Üvercinka’nın bu sayısında, Osman Çutsay, “Sanatın Gereksizliği” yazısıyla yeni bir boyut kazandırıyor. Derginin kapak yazısında ise, sanat, postmodern küler altındaki elmasa benzetilerek Çutsay’ın polemiğine ilk yanıt veriliyor. Mart ayında yitirdiğimiz Ahmet Oktay ve Ahmet Ada için yazılanlar ve kendileriyle yapılan son söyleşilere geniş yer ayrılıyor. Son şirinde Ritsos’u işleyen Ada’nın “kimse çiğnenmiş otun yasını tutmuyor” dizesiyle başlayıp “güneşin şalı acıları örtüyor” dizesiyle bitirirken okura somut bir sonsuzluk imgesi sunduğu duyumsanıyor. Ada’nın son yazısı ise, poetikasına ilişkin yeni vurgu ve belirlemeler içeriyor. Nazmi Bayrı, Üvercinka ekibinin şaire son ziyaretinden kesitler sunarken, Niels Hav, Ada’yı, “Şir, diktatörler için tehlikeli” yazısıyla uğurluyor. Koray Feyiz, “Salih Bolat’ın Şirinde Zaman İmgesi” yazısını, Bolat’tan çevirdiği iki şirle bütünlüyor. Berkiz Berksoy, Lale Müldür’ün şirini irdelerken, Abdulah Şevki, 2015 şirinde gözlediği başlıca olumsuzluklara değiniyor. Necati Güngör, Burhan Günel’le son görüşmesini öykü tadında anlatıyor. Kemal Bek, Yusuf Çotuksöken’in denemelerini tartışırken, Kan Turhan, Cemal Süreya’nın “her biri manifesto” niteliğindeki “Papirüs Başyazıları”nın ödül bataklığına saplanmış edebiyat dünyasında görmezden gelinişini eleştiriyor. Mustafa Günay, Birhan Keskin’in Fakir Kene’sini, Nezihe Altuğ, Çavlan Gencer’in Gözyüzü kitabını değerlendiriyor. Ahmet Ada’nın şirini Emine Erbaş, Engin Turgut, Elif Sorgun, Niels Hav, Barış Erdoğan, Oğuz Özdem, Mustafa Emre, Şenol Gürel, Ezgi Kaya, Deniz Baş’ın şirlerinin izlediği dergide, Hasan Varol’un senfonik şirine tam sayfa ayrılmış. Kemal Bek’in yine edebiyat dünyasına göndermeler içeren çarpıcı “Kedi” öyküsünün yanı sıra, Zuhal Tekanat ve Turgut Tan’ın günlüklerinden Volkan Hacıoğlu’nun güncel edebiyat sayfasına geçilen dergide, TYS Başkanı Mustafa Köz, ödüler konusunda gönderdiği düzeltmede, başkan ve yazar olarak farklı tutumlar izleyebileceği imasıyla yeni tartışmalara kapı aralıyor.